funda
Asi’nin Demir’in çiftliğinde işe devam etmesine ne İhsan ne Cemal izin verir. Bakalım Demir son gelişmelerden sonra nasıl bir adım atacak. Belki de Asi hanımdan sadece küçük bir yardım istemiştim benimle çalışmıyor der mi acaba. Buna inandırsalar bile Asi artık kolay kolay Demir’in çiftliğe gidemez.
GULBEYAZ76 / 19 Kasım 2007
Aslan
En son sarf ettiği sözler yenilir yutulur cinsten değildi… bu sözlerden sonra Aslan’a gösterilecek tepki belki de bize Aslan’ın ailedeki yerini gösterebilir. Ben İhsan’ın yerinde olsam “İhsan Bey Demir’e ilk ödemeyi Asi ile yaptı herhalde” diyen Aslan’ın ağzını burnunu kırar ve çiftlikten uzaklaştırırdım. Bakalım İhsan nasıl bir yol seçecek. GULBEYAZ76 / 19 Kasım 2007
Sabuna altın atma töreni niye Demir'in çiftliğinde yapıldı?
ARIMAYA / 19 Kasım 2007
Oraya bende takıldım. Demir çiftlik sahibi olabilir ama yıllarca bu işi üstlenen Kozcuoğluları daha ellerindeki hiçbir şeyi kaybetmedi. Defne ağacı bir tek Demir’in Cemal Ağa’dan aldığı çiftlikte mi var? Eğer öyle ise Süheyla’nın boynundaki altını atan kişi Cemal Ağadır. İhsanın hayatında önemli bir yeri var ki bu ağacın kızına adını koymuş.
GULBEYAZ76 / 19 Kasım 2007
Ben son bölüme kadar Süheyla ve İhsan arasında bir duygusal ilişkinin geçmişte olmadığını düşünüyordum ama artık şüphelerim var… Cemal Ağa’nın kızı Neriman'a "hamile olmasaydın seni vermezdim" türünden cümlesine karşılık Neriman'ın " Ne yapayım herkes onun peşindeydi" gibi bir cümle kurması İhsan’ın biraz da sorumluluk hissederek evlenmeye karar verdiğine işaret ediyor.
Farkındaysanız Defne-Süheyla konuşmasında Süheyla tarafından Neriman'a da alaycı bir gönderme vardı üstü kapalı. Ağustos Böcüğü / 19 Kasım 2007
Birde Asi Demir'in kendileriyle niye bu kadar uğraştığını sorguladı mı ??? Benimle / bizimle ne derdin var dedi mi ????
ARIMAYA / 19 Kasım 2007
Bizi ters köşeye yatırmayı iyi beceriyor senaristler. Önce İhsan-Süheyla geçmişte ilişkisi vardır dedik sonra Neriman İhsan aşkını görüp mümkün değil dedik. Şimdi de Neriman'ın hamile kaldığı için üstelik Cemal Ağa’nın İhsan'a yalvarmaları sonucu evlendiklerini öğrendik. Kaldı ki Süheyla'ya sabundan çıkan altını Demir anlatırken İhsan'ın bakışları, Defne'nin babası ile ilgili sözleri sırasında Süheyla'nın elini sımsıkı ovuşturması Süheyla ve İhsan'ın geçmişte ilişkileri olduklarını oldukça kuvvetlendiren deliller... sude9 / 19 Kasım 2007 |
funda / 13.11.2009
Yasak meyveyi dişleyen Adem’le Havva’nın cennetten kovuluşu gibi bir günah uğruna var olduğu topraktan sürülenleri. Yoksulları. Yoksulluğuna çare bulamayıp çocuklarıyla ölümün kollarına atlayan bir anneyi. Bir mucize eseri kurtulan iki güzel çocuğu. Annesizliği kalbine gömüp gittikçe katılaşan bir oğul ve hep yaralı kalacak bir kız çocuğunu.
Geçmiş neden unutulmaz? Yıllar geçse de üstünden dönülen topraklar neden geçmişi fısıldar? Kederli bir geçmişle doğduğu ve sürüldüğü topraklara dönen genç bir adam niye unutmaz? Kendisini bu geçmişe kurban eden bir ailenin kızını sevmesi kader değil de nedir? Annesini ölüme gönderenler, anne yarısı teyzesini etinden et koparır gibi bebeğinden ayıranlar, düşmanın kızı, düşmanıyla aynı kanı taşıyan, nasıl, nasıl bu kadar çok sevilir?
Bu bölüm resmi sitede Asi’nin hikayesinden alınma… şu anda forumun konuştuğu konulara açıklık getirebilir. Süheyla’nın bebeğini zorla alan bir aileden bahsediliyor. O bebeği alan İhsan Bey ama kendisiyle bir alakası yok gibi görülüyor. Babasının günahlarını çektiğini söyleyen bir adam Süheyla’nın bebeğinin babası olamaz. Asi Defne Gonca ve Ceylan da olamaz. Süheyla’nın kayıp bebeği öyle olsa Cemal Ağa bunu belli ederdi. Torunları için canını verecek bir adam böyle bir şeyi kabul etmez diye düşünüyorum. Aslan’ın Süheyla’nın oğlu olduğunu düşünmüştüm son bölüme kadar hala da öyle olduğuna inanıyorum. İhsan Bey gelip Ökkeş’e ağaçları budamasını istediğinde Aslan’ın ben yaparım deyip, babasını düşünmesi babasına da bunu söylemesi. Ökkeş efendiyi memnun etmişti. Gülümsemişti. Ama Neriman’la Fatma konuşurken Fatma’nın Aslan’ın içine şeytan giriyor demesi de ilginç geldi. Bir anne bunu çocuğuna yakıştırmaz diye düşündüm. Dizide iki kişinin içine şeytan girmiş gibi görünüyor Aslan ve Süheyla... düğüm isimler bence.
aşkaaşık / 19 Kasım 2007
Son dönem izlediğim diziler içinde en çok ilgimi çeken ASİ... Her ne kadar da konusu çok işlenmiş bir lirik hikayeyse de... özellikle seçilen mekanların şıklığı ve yöresel zenginliği yansıtışı çok hoşuma gidiyor… Kendimi, ,klasik bir Akdeniz kıyı şehrinde geçen, ananelere ve yöresel ritüellere saygılı bir çerçevede işlenen duygu ve güç kavgalarına tanıklık eder hissediyorum... Hiç görmediğim Antakya yöresi hakkında oldukça olumlu izlenimler edindiğim, basmakalıp mekanlardan çok farklı otantik bir hava yakaladığım tek dizi... Özellikle Cemal Ağa’nın evinin yemek salonunun perspektifi o kadar iyi verilmişti ki iki evvelki bölümde, sofraya hayran kaldım... Şehir lokali olarak kullanılan mekanın zemini ve dekorasyonu, tefecinin kubbeli tavanlı işyerinin hoşluğu, çiftliklerin yaşam alanları, giriş avluları, verandaları, vs. beni yaşanmaya mahkum aşk hikayesinden çok mekanların cazibesi kendine aşık etti diyebilirim... Asi'nin ve ailesinin kostüm seçimleri oldukça başarılı ve doğal geliyor bana. Tek sırıtan Demir'in siyah kostümü ile bordo gömleği… tamam, adam yöreye daha yeni geldi ama biraz daha çabuk adapte olabilirdi diye düşünüyorum. Kerim'in kıyafetlerini örnek alabilir misal. Oyuncu seçimi de oldukça başarılı. Kız kardeşlerden bir tek Defne farklı diğer küçük kardeşlerle Asi'nin benzerliği çok iyi uymuş. Cemal Ağa dişi ve dişli bir rol. Seçim harika. Madam, Demir'in teyzesi doğma büyüme Antakyalı gibi duruyorlar. Hele teyzeyi her gördüğümde, İspanyol veya Portekizli bir toprak kadınını izliyor gibiyim. Sert, sağlam ama gizemlerle dolu bir kadın... meline / 19 Kasım 2007 |
funda
Fragmanı gördüm... Anlatmayı deneyeceğim biraz.. Anladığım kadarıyla Mahmut ölüyor. Bir yerde Asi ve Demir gökyüzünü seyrediyor... İhsan'ın Neriman'la bir sahnesi var ağaçların altında. nivea / 19 Kasım 2007
Asi ve Demir gökyüzünü seyrediyorsa kesin bir alıp veremedikleri yıldız vardır.
sinem* / 19 Kasım 2007
Mahmut'un gidici olduğu aşikardı demek ki kısmet bu bölüme oluyor, karısı ve Melek'i Demir'e de emanet etti, sözlerini söyledi... toprağı bol olsun...
Asi ve Demir gökyüzünü seyrediyor… Sinem'in dediği gibi yıldızı paylaşamamış kavgasını yapıyorlardır. Demir: toprağı rengiyle ayırıyorsun anladık da yıldızı nasıl ayıracaksın? Hem benim çiftliğin üzerindeki yıldız o sen kendi çiftliğinin üzerindekilere bak, benim yıldızlarımdan elini eteğini çek. sude9 / 19 Kasım 2007
İnternette yıldız satıyorlarmış belki Demir yıldız almıştır nasıl olsa para onda Asiye onu gösteriyordur Bu topraklara bak hepsi benim şimdi yukarı bak artık onlarda benim yakında sen de benim olacaksın.
sinem* / 19 Kasım 2007
Demir’den beklenilir ama bence bunlar gene TESADÜF eseri karşılaştılar gecenin bir saatinde dışarıda. Malum birbirleriyle ne konuşabilirler ikisi de malum konu hakkında konuşmazlar. Eee geriye çevre kalır, toprak kara, zaten gece nesini görüp de konuşacaklar. Eee mecburen gökyüzünü konuyorlar. Gerçi ben romantik bir konuşma beklemiyorum. Sanki yıldızlar hakkında Asi Demir’e bir ders verecekmiş gibi geliyor ana. Haa bu arada tam tersi de olabilir.
karafirtina / 19 Kasım 2007
Demir'de romantik bir ortam başlatmak için potansiyel var da kızımız böyle bir konuşmanın üzerine limon sıkmakta hünerli. Çocukcağız eline bakayım dedi 1 söyledi 1000 ah işitti. Kuyruğu dik tutuyoruz. Şimdilik Defne-Kerim romantik sahneleriyle idare edeceğiz. İhsan-Süheyla karşılaşmasını bende 4 göz beklemekteyim. Cemal Ağa son bölüm kafaları karıştırdı. Düşünüyorum işin içinde çıkamıyorum. Şayet İhsan ve Süheyla arasında duygusal bir yakınlık varsa aynı anda İhsan Neriman'a da mı mavi boncuk dağıtıyormuş. Diyelim evlenmek zorunda kaldı sonrasında Süheyla’yla ilişkisini devam ettirdi. Bu durum İhsan'ın şu anki duruşuna uymuyor. Her iki kadında aynı anda hamile kalmış olamaz… karıştım kaldım.
Ağustos Böcüğü / 19 Kasım 2007
Cemal Ağa senetleri Demir’den almak istediğinde Demir'e hesabını yapmışsın belli ama her hesap doğru tutmaz, gün gelir seni bulur diye konuşuyor üstelik meşhur gülümsemesi ile... Süheyla’da Demir'in ısrarla oradan ayrılmasını istiyor. Bu da Demir'in tüm gerçekleri bilmediğini göstergesi. Üstelik Demir'in de (Asi'ye aşık olmak dışında… ki bu başına gelen en iyi şey olacaktır) bu işten zararlı çıkacağını düşünmeye başladım.
sude9 / 19 Kasım 2007
Bu arada Demir'in uyanıklığı da gözlerden kaçmadı. Laf arasında nede güzel sordu Asi’ye altın çıktı mı diye. Asi'nin ise mevzuyu değiştirip cevap vermemesi takdire şayandı. Alkışı hak etti kendileri. Ağustos Böcüğü / 19 Kasım 2007 |
DAISY
Demir arada samimiyet kurmak adına hiçbir fırsatı kaçırmıyor, direk soracağını da soramadığı için bu yollara başvuruyor. Hem kızı tokatla hem sürükle üstelik senetler için kızın çalışmasını şart koy, ruh durumuna göre iş yaptır kıza. Ondan sonra hiçbir şey olmamış gibi karşısında gülümseyip dur, sana çıktı mı diye sor, olanları unutalım de. Böyle oldukça Demir Bey Asi'den ne istediği cevapları alır ne de istediği gibi yakın bir ilişki içine girebilir... aferin Asi'ye
sude9 / 19 Kasım 2007
Asi'nin duruşu çok iyi hemen yumuşamadı. Hala sizli bizli konuşuyor. Takdir ettim bende kızı. Demir'in Kerim'e Asi'ye bakarken ona bakmamdan utanıyor rahatsız oluyor gibi lafı çok komikti.. ne diye sürekli izliyorsa kimse sormuyor da özellikle Kerim’den bekliyorum… Madem düşmanının kızı neden bu ilgi.
sinem* / 19 Kasım 2007
Kerim'in çoktan sorması lazımdı aslında ama ne diye aklına gelmez anlamadım. Didişiyorlar bunlardan haberdar. Demir'in kahvaltıya Asi'yi beklediğini biliyor, arabaya bineceği esnada gelişini görünce ‘yeni elemanın geldi’ diye gülümsüyor. Demir gitmesini sonra geleceğini söyleyip Kerim'i tek yolluyor, Melek ile Asi tokalaşırken Demir onları Kerim ise hem onları hem Demir'i gözlüyor. Ee artık anlamış olması lazım bir şeyleri. O kadar da saf bir çocukcağız değil ki, dediğin sahne ve Demir'in o hali çok şirindi gerçekten. Kahya ile Asi konuşurken Demir'in elinde evrak tarzında bir şeyleri inceliyor ayağına yatıp uzun uzun Asi'yi izlemesi, Asi'nin de gidip hesap soruşu güzeldi ama Demir de iyi kıvırdı lafı bir da anında araba gelince.
sude9 / 19 Kasım 2007
Bence tuhaf bir şekilde bu yaşananlar onları yakınlaştırıyor bir şekilde birbirine. Ben tokat sahnesini de beğendim yeri gelmişken söyleyeyim çünkü biri bana görgüsüz dese ayrıca sen kimsin dese ben Demir’den daha kötü çığırdan çıkardım. Hatta beni tutamazlardı bile. Ama canım benim yine de kendine sordu neden yaptım diyerek. Asi’nin yaptığını da bir yerde haklı buluyorum çit sökme meselesinde çünkü benim olan bir şeye kim ne hakla öyle yapar ahh… Cemal Ağa ahhh!
nurche / 19 Kasım 2007
Asi’nin utanması ayrı bir hoş bunu Demir’in dile getirmesi ise daha da ayrı bir güzel. Dediğin gibi Kerim kendi aşkından ne zaman kendine gelip de Demir’le Asi’yi fark edecek merak ediyorum.
ebrumm / 19 Kasım 2007
Zaten böyle bir konuşmayı yapsa yapsa Kerim yapar. Bir de zaten ilk bölümlerde dedi yaa Kerim aşık olduğunda seni göreceğiz. Yenilgin çok büyük olacak (bu sahnedeki repliklere bayıldım he rne kadar aklımda kalmadiysa da ) gerçekten çok merak ediyorum Demir’in yenilgisini. İzlemek süper olacak. Bir de Kerim bunu tahmin edemiyordur dizinin özetinde de yazıyor yaa zaten bir insan nasıl olurda birisini bu kadar çok sevebilir. Şimdilik kimse böyle bir şeye ihtimal vermiyor. medsul / 19 Kasım 2007 |
funda
Kerim de çok komikti, Demir Asi’yle ilgili bir şey söylüyor o da Defne’yi göremedim gidip bakacağım diyor.
Kahvaltıya beklemesi büyük bir incelikti. Asi bunu görseydi Demir'i dengesiz sanabilirdi. Gerçi görmediği halde dengesiz olduğunu sanıyor. Adamın iş vermesi bile ruh haline göre değişiyor. Yeni kahyanın ‘Asi hanım burnundan soluyor, orayı adam edeceğim diye uğraşıyor’ demesi de çok güzeldi. Aslında bölümler böyle itişip kakışma çekme, tokat falan olmasa çok komik geçiyor.Mesela o araba sahnesinde Asi çok iyi laf söyledi ama Demir'in arabayı bekliyorum demesi ayrı bir komikti Sonra çit meselesini sürekli demesi, Asi’nin ben hiçbir şeyi unutmam derken ki laf sokmaları çok iyi oluyor, zevkli gidiyor. Neriman hanım’ın da halleri çok komik. Her zaman aşırı haller madam kim oluyormuş demesi, ben çocuklarımın hakkını yedirmem demesi falan. Umarım bu Neriman-Süheyla-İhsan sırrı da bir an önce çözülür. Süheyla Hanım’ın Defne’ye söylediklerinde Neriman Hanım’ında payı olduğu çok belli. Biraz daha ipucu verseler keşke. sinem* / 19 Kasım 2007
Kerim Defne'yi görünce aklı uçup gidiyor, tıpkı her aşık gibi. Demir'in söylediği sözü duysaydı güzel olurdu ama meraklı ve arayan gözlerle Defne'yi soruşu ve yanına gitmek istemesi de çok şirindi… Aah şu kahya… bırakmadı ki çocuk muradına ersin.
Neriman... hem gülüyorum hem de sinir oluyorum. Defne'ye çocuklarımın hakkını yedirmem diye hayıflanıp duruyor, ağlaması da oldukça komik. Hesap sormaya gitti ama lafı kendine göre iyi çevirdi, gümüş takımları ile 4 altını da çantasına koyup evinin yolunu tuttu. Babası gibi her işten kar çıkarmayı iyi biliyor... ama İhsan'a tiz sesi ile yüklenirken tepemin tasını arttırıyor. Bilmek öğrenmek hakkı tabi ama öyle bir söyleyişi ve tavrı var ki gözümde haklı iken haksız konuma düşüyor, sinirimi bozuyor. Değinmeden geçmeyeyim, İhsan Asi'yi sorar, 3.kız beyaz gömleğini… her kafadan bir ses çıkıyor ve hepsi Neriman’dan medet umuyor ama o eksilen fincan takımlarını üstündeki tozu ve elinden çıkan gümüş takımlarını düşünüp kendi kendine konuşuyor! sude9 / 19 Kasım 2007
Kerim Demir'in Kozcuoğlullarına düşman olduğunu bildiğinden Asi-Demir-aşk kelime üçlüsünü dile getirmiyor olabilir. Bunu dile getirdiği an Asi'ye tokat attıktan sonra Demir'in özür dilemelisin sözlerine itirazları olduğu gibi olacağını da tahmin ediyor olabilir. Asi ile Demir'in birbirlerine aşk kelimesini ifade etmeleri en az 10 bölüm alacaktır diyorum. Ayrıca 5. bölümün başlama sahnesini de çok merak ediyorum. Asi'ye çalıştığını söylemeyeceğine dair verdiği söz- babasına kesinlikle senetler hakkında bir şey söylemeyeceğine dair aldığı tekmil bir de bunlara dedemizin Asi'ye zafiyeti eklenince Asi'yi baba ve dedesine karşı çaktırmadan savunması da gerekecek. Belki bu ilk adım olup Asi'ye yeniden teşekkür etme durumu doğabilir… beklenti işte. Senaristler yazıp çekti bile ama… Kerimin gözü kendi aşkında bu aralar (doğal olarak). Demir'e sadece ufaktan şirin sataşmalarda. Sadece Asi'yi korumacı sözleri var. Bakınız çitleri yıkma nedeni ile ilgili Demir'i Cemal Ağa ile konuşmaya giderken yumuşatması. İleri aşamalarda da Demir'e 'sen bu Asi'ye aşık olduuun' lafını etmesini bekliyorum. Belki o zaman Demir'e de dank eder. flytomoon / 19 Kasım 2007 |
CSİ MİNCHİ
Aslan gerçeği
Belki de Aslan; Yusuf Ağa-Süheyla çocuğu. Nasıl olur; İhsan-Süheyla birbirlerine aşık ama Defne sebebiyle İhsan-Neriman evleniyor. Süheyla zorla Yusuf Ağa’dan Aslan’a hamile kalıyor. Bebek doğunca Yusuf Ağa bebeğe öldü dedirtiyor. Sebep: Ağa olduğu için karizması sarsılmasın, yarın öbür gün Süheyla çıkıp bu çocuk Yusuf Ağa’nın diyerek hak talep etmesin… İhsan Aslan’ın Süheyla’nın çocuğu olduğunu biliyor ve sevdiği kadının suçlu olduğunu düşünüyor bir sebepten, bu yüzden Aslan’ı sevmiyor. Aslan bebek, Fatma Hanımlara veriliyor büyük ihtimal bebekleri yoktu ve Yusuf Ağa’nın çocuğu olduğunu bilmiyorlar. Kız çocuk sonradan dünyaya geliyor zaten. Not: İhsan-Aslan… isimler de nasıl benziyor, kardeş bunlar kardeş. aasiii / 19 Kasım 2007
İhsan ya da Yusuf Ağa’nın çocuğu olması durumunda Asi ile olan çarpık ilişkisi olmuş olur böyle bir senaryoyu izlettireceklerini düşünmüyorum... kaldı ki Demir 6 Melek 3-4 yaşlarında iken anneleri nehre atlıyor, kendisi ölüyor çocuklar kurtuluyor. O esnada Süheyla hamile… Arslan Melekten küçük değil bu ortada… kalkıp da Arslan'ı Süheyla'nın çocuğu yapamazlar.
sude9 / 19 Kasım 2007
Melek'te umarım Antakya’da kalır abisiyle çok güzeller. Konuşmaları çok hoş… abicim, meleğim. İkisi de birbirlerinde annelerinin yokluğunu gideriyorlar. Süheyla teyzeleri de Antakya’da kalsın Antakya yerle bir olsun, biz de şu sırları bir an önce öğrenelim. Sürekli, ‘Bu böyle değildir’, “Aaaa bu böyle galiba!”, “Hayır hayır değil!” demekten rahatsız oldum. Her bölüm fikrim sarsılıyor.
sinem* / 19 Kasım 2007
Az önce fragmanı verdi. Basını kaçırdım ama izlediğim yerden bir iki şey söyleyebilirim. Asi yatağında ağlıyordu... Kerim Demir’e “Senle Süheyla ablanın geçmişinde bir şeyler var bu yüzden Defne’ye kötü davranıyorsunuz diyordu... Gene nehir kıyısında bu sefer Asi oturuyordu, Demir arkadan geliyordu. Birlikte bir kuş uçuruyorlardı. Demir’in Asi’ye bakışlar mükemmeldi. İhsan Bey dededen borç istiyordu. Dede de yalvar ayaklarıma kapan tarzı laflar ediyordu... En sonda Demir bir sandalye gibi bir şeyde otururken Asi gelip üstünü örtüyordu (son sahneydi bu zaten fragmanda) Bir de fragmandaki en güzel sahnelerden biri de İhsan Bey Asi’yle konuşuyor… "hayatım boyunca hiçbir şey başaramamış olabilirim ama bir tek şeyle övündüm o da sensin" diyor. asnim / 20 Kasım 2007
İhsan Cemal Ağa’ya borç istemeye gidiyor. Adamın yüzüne bakamıyor senden borç istemeye geldim diyor. Cemal Ağa’da kalk ayağa önümde diz çök diyor. Geçen bölümün finalinde damadın yanında dikilince adam hakkında bir parça iyi niyet beslemiştim ama zerre kadar hak etmiyor. Demir bankta oturuyor hava karanlık Asi kendi üzerine polar battaniye örtmüş bir tane de Demir için getirmiş omuzlarına örtüyordu. O sahne nasıl oldu bilmiyorum Asi Demire taziyeye gitti desem battaniyelerle gelen Asi ama şöylede olabilir Demir’in evi Cemal Ağa’nın eviydi ya belki Asi battaniyeleri eliyle koymuş gibi bulur. Sahil gibi bir yerde Asi ve Demir atla gezerken karşılaşıyorlar, Demir’i giderken gösteriyor. Asi baykuş gibi bir kuşu ağaçtan alıyor sonrada bir tepede sanırım babasıyla konuşuyor kuşu uçuruyor o sahnenin devamı gibi Demir ve Asi birlikte gökyüzüne bakıyor. Asi Asi’nin kıyısında bir kayada yalnız oturuyor daha sonra tarlalardan Demir geliyor Asi sese bakıyor ve onu görüyor. GULBEYAZ76 / 19 Kasım 2007 |
funda
Fragmanı izledim, çok etkileyiciydi. Tuba’m bu bölümde daha ön planda, yaşasın! Tubam Demir’e battaniye getiriyor son sahnede üşümesin diye beraber bankta oturuyorlar. Tuba’m bir sahnede de güvercin uçuruyor Demirle birlikte. İhsan Bey Cemal Ağa’dan borç istiyor işte böyle bir şey…
hekimoglu64 / 20 Kasım 2007
Bu Cemal Ağa nasıl bir insan böyle ne bitmez tükenmez hesabı varmış İhsan'la ilk fırsatta adamı ezim ezim ezecek laflar sarf ediyor... Neriman babasını dinlememiş ve İhsan'la evlenmiş tek sebep bu olamaz herhalde...
Asi'nin ağladığı sahne büyük ihtimal Demir'in çiftliğinden evlerine geldikten sonraki sahne... Kerim'in de artık bir şeyleri fark edip sorgulaması iyi oldu... En çok merak ettiğim sahne Asi ve Demir'in gece bir arada olmaları… nasıl olacak? hewal / 20 Kasım 2007
İhsan Demir’in arabasının önünü kesiyor ve Demir arabayı durdurup aşağıya iniyor. Orada Demir’i kızlarından uzak durması için uyarıyor olabilir.
GULBEYAZ76 / 20 Kasım 2007
Fragmanda en beğendiğim kısım son kısım oldu. Demir o sahneden sonra çok yumuşayacaktır. Zaten kuş uçurmadan sonra bakışları çok tatlıydı o son sahneden sonra da iyice yakınlaşır. Kerim’i Defne’den uzak tutup kendi Asiye gittikçe bağlanıyor.
İhsan Bey’de Cemal Ağa’ya gidince Cemal Ağa’nın yalvar demesi çok kötü olmuş… hadi aralarında bir samimiyet falan olsa şaka diye söyledi derim. İhsan Bey’in kızına söyledikleri çok güzel ama anlamadan etmeden direk yargılamış kendi kararını vermiş ve zorla Asiye kabul ettirmiş gibi görünüyor Biraz tezat bir durum oluyor madem kızına bu kadar güveniyorsun onun kendi kararlarına da saygı duy, Demir’le bir iş ilişkisine girdiyse demek ki geçerli bir nedeni vardır. Neyse bu bölüm gene çok güzel olacak... özette gelir. sinem* / 20 Kasım 2007
İhsan Bey Demir’in arabasının önünü kestiğinde ailesini bu işe karıştırmamasını isteyecektir. Fakat Demir kabul etmeyecektir. Hatta senetler karşısında para götürse dahi onu bile kabul etmez. Bu yüzden Asi orda çalışmak zorunda ve bunu İhsan Bey de anlayacaktır. Bu yüzden eli kolu bağlı. Zaten İhsan Bey’in para bulabileceğini de zannetmiyorum. Tamam, Cemal Ağa’dan istemeye gitti ama Cemal Ağa’nın istediğini yapmayacaktır. Asi de Demir’in çiftliğinde çalışmaya devam edecek. Yani o arada tabi büyük aşk başlayacak. Kafama takılan tek soru Asi'nin akşam vaktinde Demir’in yanında yer alması. Onun dışında ilginç bir tarafı yok. Ayrıca ilk kez fragmanı bu kadar çok beğendim. Hele şükür adam gibi bir fragman hazırlamışlar. Özellikle Demir’le Asinin bakışmalarına bittim. İlk defa bu kadar çok belli edecekler sanırım. Neslihan17 / 20 Kasım 2007 |