dizifilm/ Asi Bölüm Yorumları
 
FABLE / 26.06.2009
 
 
 
Asi Demir'i traktör davasında çok iyi bozdu. İyi bir ders oldu Demir'e bu. ''Paramla kiraladım demeyeceksin, işini bölüştüğü için teşekkür edeceksin.'' Bayıldım.
Neriman'ın şu tatlı saflığına bayılıyorum. Muhteşemsin Nur Hanım.
zerdem / 30 Kasım 2007, 23:55
 
Süheyla Hanım’ı doğum yaptırdığı zaman ebeden bahseden oradaki kadınlar, en son doğumdan sonra elini ayağını çekti dediler ve bu Süheyla ile ilgili bence. Kozcuoğluları ebeye para vermiş ve hiç kimse sevmezken onu, Kozcuoğluları kollamış. Kesinlikle bu çocuğu Yusuf Ağa altı ve Ökkeşlere verdi. Almazsan işten atılırsın gibi bir şey de kullandılar. Bu kanıya vardım ben doğrusu. Çocuğu onların eline verdiler, ebeyi de kullandılar tabi ki ama İhsan Ağa’nın işin içinde olduğunu sanmam. Sonradan Yusuf Ağa’nın işleri yüzünden içine girdi.
mss.ecem / 30 Kasım 2007, 23:59
 
Demir’i tebrik ediyorum. Nasıl da ilgi alaka gösterdi. “Sen esas nasılsın? Buralara kadar geldin” falan. Bu ne ilgi. Eh bunun üzerine Asi’nin kıskanç bakışları ve Defneyi sorguya çekmesi! Sanki aralarında bir şey var gibi… sorusunda bir kıskançlık ve kinaye vardı. Ama Demir de Asi’den fırçayı yiyince çok hoş oluyor. Artık Kerim de alıştı bunların kavga gürültülerine. Çok hoş bir bölüm seyrediyorum. Çok hoş…
narima / 1 Aralık 07, 00:11
 
Süheyla’nın çocuğu erkekmiş ve yaşıyormuş bu iyi. Yusuf Ağa galiba İhsan’ın babası oluyor anladığım kadarıyla. Süheyla bu haberden sonra Kozcuoğlularına büyük öfke saçtı, bundan sonrası da böyle olacak, Demir’e dediklerinden belliydi. Asi’nin sorusunun nasıl cevaplayacak Demir merak ediyorum güzel yerde bitti bakalım önümüzdeki bölüm neler olacak
Fafak37 / 1 Aralık 2007, 00:51
 
Demir’in asi ile teyzesi arasında kaldığı andır. Bakışlar ve birbirlerinden etkilenmeler başlamışken bu olay olması çok kötüydü. Ama Süheyla’ya da hak vermek lazım. Oğlunu elinden alan Kozcuoğlularından Yusuf Ağa. Ne kadar İhsan Bey’i ilgilendirmese de ilgilendirecek. Ama Demir’in teyzesine atmış olduğu bakışta bir anlamlı. Bence artık bazı geçmişten şeyleri herkesin öğrenmesi şart oldu. Özellikle gençlerin bilmesi gerekir.
Narima / 1 Aralık 2007
 
funda / 25.11.2009
 
 
Bu teyzenin İhsan Bey'e değişmemişsiniz demesi bana onunla arasında bir şey geçmediği, ilgisi olmadığı hissini uyandırdı, bir şey yaşanmış olsa, sizli konuşmaz, üstelik nefretle de bakmadı, gayet ılımlı bir bakışı vardı, kin yoktu gözlerinde. Ama İhsan her ne olduysa hepsini biliyor, belki babasının yaptıklarını, dolayısıyla da bunun altında eziliyor.
Kadının yaptığı beddualara üzüldüm, acısı büyük tamam ama o kızların ne suçu var, çocuk esirge onlardan Allah’ım diye beddualar ediyor. Demir'in bile olan bitenden haberi yok, teyzesinin kinine anlam veremiyor, zavallı Asi neye uğradığını şaşırdı.
Kadının evinden çıkarken tekerlekli sandalyeyi gördüğünde adeta çılgına döndü, yatalak kadının konuşamayacağını sanmıştım ama maşallah takır takır öttü. Çocuğu erkekmiş, bu da Aslan olma ihtimalini yüksek tutuyor. Anlamadığım İhsan'la ne ilgisi var olayın, İhsan karısını çok sevdiğini söyledi, bu her halinden de belli, peki bu aile ile ilgili bağları ne, neden Yusuf Ağa o çocuğu ellerinden almış, o konakta bir gün arayla bir çocuk doğup, biri ölmüş… Meraktan çıldıracağım, neler oluyor, offf offf en çokta bu merak izletiyor filmi galiba.
Demir ile Asi sahneleri de çok hoşuma gidiyor, tatlı sert atışmalarına bayılıyorum, Asi'nin (filizimin) lafını esirgemez hallerine bitiyorum, ne de güzel benzetiyor Demir'i her seferinde. Bugün Asi'nin dedesine de sempati duyar gibi oldum, adam torunları için uğraşıyor yine de, onunda destek olma anlayışı bu, filmin tadını çıkartıyor, kötü adam gibi göremiyorsun onu, güldürüyor seni mutlaka. Çok iyi bir oyuncu. Haftayı merakla çekiyorum.
sude_19 / 1 Aralık 2007
 
Bundan sonra ne olur dersiniz bence Demir Asi’den uzak duramaz kendine hakim olamaz. Teyzesi ne kadar baskı da yapsa Demir Asi’den uzak duramayacak, belki de Asi’yi yeri gelecek savunacak. Göreceğiz…
*ayfer* / 1 Aralık 2007
 
Bu bölümü son sahneye kadar sevmedim. Süheyla Cenazede, Süheyla Köprüde, Süheyla çiftlikte, Süheyla ebeyi Arıyor... Sıktı beni. Demir ve Asi figüran gibiydiler... Sadece son sahnede Demir'in teyzesine tepkisi hoşuma gitti.
siyah-Beyaz / 1 Aralık 2007
GULPEMBE72 / 04.12.2007
 
 
 
Aynen katılıyorum. Bölümü hiç beğenmedim. İzlerken heyecanlandım evet ama ilgimi çeken hiçbir şey yoktu. Geçiştirilmiş bir bölümdü sanki. Süheyla'yla başladı Süheyla'yla bitti. Ayrıca Süheyla’ya o kadar uzun replikler yazılıyor ki bazen dinlemiyorum ve ne anlatmak istediğini de anlamıyorum. Kısacası beğenmedim arkadaşlar. Ayrıca sorunun da yanıtını alamadık Demir'den.
Neslihan17 / 1 Aralık 2007
 
Cenaze töreninde Leyla'ya gıcık oldum. Nasıl Asi’mi kıskandı! Asi de sonra ahırda Defne'ye Leyla hakkında bir şeyler sordu. O da çok kıskandı. Süheyla ve İhsan karşılaşmasını merak ediyordum ve sonunda gerçekleşti. Birbirlerine bakıp öylece kaldılar. Ayrıca Süheyla'nın çocuğunun erkek olduğu ortaya çıktı. Aklıma ilk gelen isim Aslan. O da annesine çekmiş belli. Asi&Demir son sahnesi harikaydı... Asi’min tokası düştü ya onu verirken birbirlerine bakışları çok etkiledi beni. Ama kötü kadın Süheyla yine her şeyi mahvetti.
tugi_gs / 1 Aralık 2007
 
Bebeğin erkek olması Aslan olduğu yönündeki tahminleri kesinleştiriyor o zaman. Süheyla haklı olarak büyük bir öfke içerisinde. Kozcuoğlularına dediği beddualar neydi öyle! Bundan en çok etkilenen de kuşkusuz Asi ve onla beraber Demir olacak… tabi bir de Defne’yle Kerim. Süheyla kolay kolay görüştürtmez artık onları.
gzd_gzd / 1 Aralık 2007
 
Asi&Demir sahneleri çok çok güzeldi bu bölümde... hatta bana göre en güzel ve doyurucu bölümlerden biriydi... Amma gerçekten de Ayşegül serisi gibi Süheyla serisi seyrettik.
Süheyla'nın kinini tabi ki anlamaya çalışıyorum fakat insanı çok geriyor. Demir ve Demir'in en büyük özelliği olan "Demir" gibi burkulmaz gücü Süheyla yüzünden yara alıyor. Umarım gücü elinden alınmış yeni bir Boran yaratmaz senaristler. Aşırı Süheyla dozu sıkıyor ve de geriyor. Bundan sonraki bölümlerde de Süheyla'nın macera serisini izlersek herkes kaçar bu diziden.
shemra / 1 Aralık 2007
funda
 
 
Cemal Ağa'nın tavrı değişmişti biraz önceki kini yerini başka bir şeye bırakmış gibiydi İhsanı kolluyordu.
Defne ve Kerime sevindim barıştılar umarım onları mutlu görürüz diğer bölümlerde.
Leyla ve Süheyla'ya sinir oldum ikisi de insanları sinir etmek için bütün potansiyellerini kullandılar. Ama birazda Süheyla için üzüldüm insan bebeğini kaybedince kim bilir nasıl olur o da böle olmuş.
Aslan’ı bu bölüm fazla görmedik ama Süheyla’yla karşılaşmaları güzeldi sanki Süheyla tanımış gibi baktı içine doğdu ne kan mı çekti yoksa?
Asi ve Demir'e gelirsek bu bölüm ayrı bir harikaydılar hele o ceket sahnesi yok mu çok komiklerdi. Konuşmaları mimikleri ve bakışları çok güzeldi... En son sahnede Süheyla araya girmeseydi belki başka şeyler olabilirdi ama kısmet işte...
Artık Asi bir şeylerden şüphelenmeye başladı bakalım haftaya neler olacak, Demir ne yanıt verecek acaba, çok merak ediyorum!
purchu / 1 Aralık 2007
 
Asi Demir’in annesine çok benziyor. Bunu Süheyla’da söyledi. Aslında Asi’yi sevecek ama çocuğundan ayrı tutulduğu uzamanı İhsan’a ve ailesine ödetmeye kararlı. Peki, bu olaydan haberi olmayan Demir ve Asi… Onlar ne olacak? Geçmişin bedelinden en çok utanın Demir olacak. Çünkü hiçbir şey bildiği gibi değil.
*ayfer* / 1 Aralık 2007
 
Ebe Emine, “Bir gün arayla bir bebek öldü, bir bebek doğdu” dedi. Kozcuoğlularından bebek ölünce yerine Süheyla’nın çocuğunu aldılar. Eme Emine yalan konuştu bence. Kız çocuğu eminim. Asi Süheyla’nın kızı.
Ayşenurr / 1 Aralık 2007
 
Bu ihtimal beni de çok korkutuyor ama bana öyle gibi geliyor, Süheyla'nın Asi'nin halini ve tavırlarını, duruşunu ablasına benzetmesi benim iyice şüphelenmemi sağladı, üstelik oğlan çocuk olması bana mantıklı gelmiyor ve bunun alınıp o aileye verilmiş olması, bence o çocuk Aslan değil... Ama kadının İhsan'a sizli hitap etmiş olmasına da anlam veremiyorum! Acaba diyorum, Asi gerçekte İhsan Bey'in kızı olmayabilir mi, yani Süheyla ile bir ilişkisi olmamıştır ama olay başkadır, sırf o çocuk kadından alındığı için İhsan sahiplenmiştir, ona daha çok bağlanmıştır. Çünkü bu kız hiç bir kardeşine benzemiyor. İhsan’ın geçen bölümlerde Asi'ye “Demir Bey söyledi mi sana, özellikle çiftliğe neden seni istediğini, sebep neymiş” diye ağzından korkarak laf almaya çalıştığı anı unutamıyorum. Bu işte bir şey var ama ne... sude_19 / 1 Aralık 2007
 
DLG(C) / 21.01.2009
 
 
Süheyla'nın çocuğu kesinlikle Aslan!
Veee Süheyla, İhsan Ağa'ya aşıkmış (gözlerinden o kadar belliydi ki) ve umut etmiş... Ama İhsan Ağa'nın bence onunla hiçbir duygusal ilişkisi olmamış... İhsan Ağa bana göre masum ve sadece tedirgin oluyor çünkü geçmişte babAsi’nin yaptıklarının şahidi.
Süheyla'nın Asi ve kardeşleri ile ilgili ettiği beddua da iğrençti. Valla ne yalan söyleyeyim tüylerim ürperdi acaba yanlışlıkla beni de tutar mı ki diye. Süheyla o sahnede insanlıktan çıktı... çok çirkindi!
shemra / 1 Aralık 2007
 
İhsan Bey bence de Süheyla ile duygusal hiçbir şey yaşamamış. Zaten Cemal Ağa ile konuşurken ‘suç babamın’ diye bir şey söyledi. İhsan’ın suçu babasına karşı çıkamamak olmuş sanırım. Demek ki Aslan İhsan Bey7in kardeşi, Asi’nin amcası. Süheyla Aslan’ı görünce bir tuhaf oldu zaten, kan çekti.
modest2000 / 1 Aralık 2007
 
Bana da Asi Süheyla’nın çocuğu gibi geliyor. Bence Asi İhsan Bey'in babası yani Asi’nin dedesi ve Süheyla’nın çocuğu. Süheyla işçi olarak çalışırken İhsan Beyin babası ondan faydalanır ve hamile kalır. Çocuğunu doğurduğu gün aynı zamanda Neriman Hanım’da doğum yapar ama bebek ölüdür. Süheyla’nın çocuğu yani Asi’yi alıp İhsan ve Neriman’ın çocuğu olarak büyür. İhsan Bey gerçeği bilse bile Neriman’ın hiç bir şeyden haberi yoktur. Bence İhsan Bey’in Asi’ye düşkünlüğü, Asi’nin karakter ve yapı olarak farklılığı bu yüzden. Ebeye de bu yüzden yüklüce para verip susturmuşlardır.
bimkolik / 1 Aralık 2007
 
Genel olarak heyecanlı bir bölümdü. Son sahnede Demir öyle bir baktı Asi de aynı bakışla karşılık verince süper bir tablo oluştu. Fiziksel çekimleri harika. Demir aşkında ötesinde bir şey hissediyor bence. Köprü açılışında falan sürekli Asi’ye bakmalar falan. Yalnız kafama takılan sorular var:
1-Bu Süheyla bir teyze olmak için fazla genç durmuyor mu? Özellikle Demir’le yan yana gelince teyze gibi durmuyor.
2-Niye kimse, mesela Kerim kendi arkadaşında ki değişimi fark edemiyor? Asi’ye bakışı dokunuşu bile farklı.
ARZUM!!! / 1 Aralık 2007
funda
 
 
İhsan Bey'in kızlarından hiçbirinin Süheyla'nın çocuğunun olması mümkün değil! Süheyla'nın çocuğu kesinlikle Aslan!
Asi miydi, Defne miydi diye tartışmak yersiz!
Bu dizi SİS Yapım Genel Koordinatörü Sn. Rezzan Diniz’in de daha dizi başlamadan yaptığı açıklamaya göre ünlü klasik "Gurur ve Önyargı" üzerine kurulmuş bir aşk dizisi.
Başrollerde de Asi&Demir aşkıyla birlikte Antakya var... Film yapımcısı niye bu büyük aşkı harcasın ki. Ne yani teyze çocukları birbirine aşık mı olacak... Böyle bir mesajı SİS Yapım gibi ciddi firma asla veremez.
İhsan Ağa nasıl da şefkatli biri. Tam bir centilmen, asil hakikaten de gençliğinde bilmeden çok canlar yakmış olabilir.
Bakalım Demir tanıdıkça İhsan Ağa'nın da geçmişte suçsuz ve karakter sahibi, dürüst biri olduğunu öğrenince ne yapacak?
Benim bu bölüm en beğendiğim sahne, Asi ile Demir'in mimarla görüşmeye gittiklerinde, Demir'in benimle görünmekten utanıyor musun diye sorduktan sonra Asi'nin verdiği cevap ile ilgili sahneydi. Asi'nin Demir'e onunla çalışmaktan utanmadığını ama babasının senetlerini tefeciden alarak kullandığını söylemesi çok güzeldi.
shemra / 1 Aralık 2007
 
Süheyla ne kadar yeğenlerine falan iyi olsa da özünde iyi biri değil bence. Zaten henüz bilmesek de Süheyla’nın ciddi hataları olmuş. Masum olduğuna kesinlikle inanmam. Özünde kötü olduğuna özellikle ettiği bedduadan sonra karar verdim. Vicdanı olan iyi bir insan, belki kendisine kötülük yapan Yusuf Ağa için mezarında rahat olma der ya da sürdürülmesine yardımcı olan İhsan Bey için, sen de kocam gibi acılar çek hastalan diyebilir. Bunu bir derece anlayabilirim ama ne kadar acı çekerse çeksin hiç suçu günahı olmayan o dört kız için böyle beddua etmez asla içi elvermez. Zaten ettiği beddua da dönüp kendisini bulacaktır eminim. Ayrıca bence de Süheyla İhsan’a kesinlikle aşıktı ama İhsan Bey’in onda gönlü yoktu.
lawinia / 1 Aralık 2007
ILAYDA))) / 27.04.2009
 
 
Demir ile Kerim'in bahçede oturduğu sahnede çok güzeldi... Asi'nin gelmesi, dedesinin haklı olduğunu söylemesi veeee Demir'in Asi'den sonra Kerim'e "sus sakın bir şey söyleme" demesi de çok çok güzeldi.
Murat Yıldırım cidden muhteşem bakıyor... Fakaaatttt sayın senaristler lütfen Demir'in gücünü Süheyla yüzünden elinden almayın... Güçlü olmak Demir'e çok yakışıyor.
shemra / 1 Aralık 2007
 
Demir’im ne kadar tatlı ve kibar... of of… Köprü üzerinde “Asi sizin çiftliğinizde çalışıyormuş” dediklerinde, Asi’nin ve babasının küçük düşmesine izin vermedi. “Asi Hanım’ın tecrübelerinden yararlanıyoruz, biz pek anlamıyoruz gibi bir şey dedi. Ne kadar alçak gönüllü…
aasiii / 1 Aralık 2007
 
Mezarlık kısmı beklediğimden daha sönük geçti... Hani Leyla'ya iyi oldu orası güzeldi de... Cemal Ağa pek bir erken geldi. Ne güzel bakışıyorduk hep beraber orda...
Neriman’ın dediği “40 yıllık üzerinden geçtiğim köprünün nesini açacaksalar” bölümün en komik repliğiydi bence... Karakteri çok sevmesem de, bu bölüm beğendim.
İhsan’ın girdiği iş pek tekin gözükmüyor. Çok da anlamdım ama oradan da İhsan bir darbe alacak gibi.
Süheyla’nın ettiği beddua fazla ağırdı açıkçası. İyi tamam Yusuf Ağa yapmış etmiş ona de diyeceğini de kızlardan ne istedin. Bir nevi kendi çapında kan davası yapıyor olayı. En çok da en sevdiği kişi üzülecek buna. Zaten son sahnede de gösterdi neler yapacağını. Asi’nin Demir’in çiftliğinde çalışıyor olması (eğer ki devam ederse) tam curcuna olacak. Şahsen ben isterim çalışmasını Asi’nin. Hem Demir’le yakın olurlar hem de Süheyla’nın diyeceği her lafa Asi bir cevap verir.
Süheyla İhsan’ı görünce baya kötü oldu. Gerçi "Hiç değişmemişsiniz” lafı birçok şey anlattı. Eğer İhsan’ı sevmişse başına gelenler gerçekten kötü şeyler. Aslan’ın onun oğlu olduğunun gösteriliş tarzı güzeldi.
Bir de anlamış değilim, Demir iş görüşmesine Asi’yi neden götürdü? Asi de anlamdı galiba?
asnim / 1 Aralık 2007
funda / 21.08.09
 
 
Bu bölüm çabuk mu bitti ne?
Bu bölümden geçen bölümde aldığım tadın yarısını anca almışımdır. Her karede Süheyla görmek sinirimi bozdu. Daha çok Demir-Asi sahnesi görmek hiç de fena olmazdı. Kötü bir bölümdü demiyorum ama en azından bazı gerçeklerin ortaya çıkmasını ya da sırların açıklanmasını bekliyordum.
Süheyla Demir'e "o bebeğe ne oldu Demir biliyor musun?" diyor "ben de bilmiyorum" diyor. Eee o zaman anlat da biz de bilelim. Yani bence anlatmalıydı. Son sahnede de gereksiz bir hırçınlık vardı bence çünkü geçmişin bedelini Asi veya Defne ya da herhangi bir Kozcuoğlu ödememeli. Bunun tek suçlusu Yusuf Ağa. Ona acımıyor değilim bir annenin çocuğunu doğurduktan sonra hiç görmemesi çok acı bir şey olsa gerek onu anlıyorum ama bence o ettiği beddualara hiç gerek yoktu. Yusuf Ağaya ne söylerse söylesin. Ama kızlara vebal yüklememeli. Demirim de şaşırdı. “Bu tarz konuşmana alışkın değilim teyze" diyor zavallım.
Mimarla görüştükleri sahnede Asi'ye hayran kaldım, ne güzel de anlatıyor öyle çok güzel zaten mimar da yelkenler fora oldu yani ama Demir hissetmedi sırıttı neyse daha sonra kıskanır.
Ceket sahnesi çok komikti… çayı uzatıyor tekrar alıyor sora ceketi giyiyor falan. Gülüşmeleri de çok hoştu. Melek "Asi bizim çiftlikle çalışıyor sen bilmiyor musun? “deyince Süheyla nasıl da bozuldu. Put gibi… Kız “Günaydın” diyor, o öyle bakıyor.
Bence ebe yalan söylemiyor. Aslan’dan başka biri asla olamaz. Bir de bazı arkadaşlar "doğum anında kız olduğunu söylediler demiş" siz yanlış anlamışsınız bence orda kadın Süheyla'ya "alalım kızım temizleyelim" diyor kızı alalım demiyor bence ben doğru anladım ama tekrar izlerim.
Neriman çok hoş… “Işıl gel, seni de tanıştırayım” diyor. Hiçbir şeyden haberi yok, çok şeker bir kadın.
Son olarak İhsan amcamla Süheyla arasında hiçbir şey olmamış. Süheyla aşıksa onu bilemem ama siz diye hitap etti gözlerinde de aşk yoktu. İhsan amcam da normaldi. Yani Aslan İhsan amcamın oğlu değil.
Riyankaa / 1 Aralık 2007
 
xxdxx / 23.03.2009
 
 
İhsan Ağa'nın, Bülent Bey'le Serbest Bölge'de ortak iş kurması Kozcuoğlu Ailesinin de mağduriyetini, acizliğini ortadan kaldıracakmış gibi görünüyor.
Eğer tahmin ettiğim gibi Aslan Süheyla'nın çocuğu çıkarsa (ki bana göre kesinlikle öyle) Kozcuoğlu Ailesinin tüm mal varlığının da yarısına sahip olmuş olacak... Tabi Süheyla'nın da tüm servetinin sahibi.
Ben Demir'in Asi'ye vereceği cevabı çok merak ediyorum. Asi'nin onun yanında çalışmasından çok üzüldüğünü biliyor ya acaba onun kendi çiftliğinde çalışmasına son verebilir mi?
Birbirlerine gözleriyle inanılmaz akıyorlar... Tabi ikisi de inatçı keçi. Bana göre son gelinen noktada Asi'nin çiftlikte çalışmasını istemesinin tek nedeni onu hep yanında görmek istemesi Adam köprü açılışını bile yarıda bıraktı baksanıza.
Acaba Demir sırf Asi için Cemal Ağa'yla ortak olmayı ilerleyen bölümlerde kabul edecek mi ki?
shemra / 1 Aralık 2007
 
Ben hala şafak sökerken yan yana oturdukları sahnede takılı kaldım. Çok duygusal ve bir o kadar da onların hayatında bir dönüm noktası olacaktır. Onlar birbirlerine o şafak vakti düştüler. O sabah yaşananlar sonrasında Leyla, Süheyla, Kerim, İhsan Bey, cemal Ağa ve herkesin karşılarında durabilir bir güce sahip Demir. Asi için her şeyi göze alabilecek bir yapıya ve gece sahip.
Ama Asi’nin de bunu kabul etmesi gerekir. O sabaha karşı bazı şeylerin farkına vardı. Ve kıskandı. İlk defa Demir’i kıskandı aslında.
narima / 1 Aralık 2007
 
Bu bölüm harikaydı zaten. Her sahnesi dolu doluydu. Her sahnesi ayrı bir güzeldi. Yine bir sürü şey oldu ama tek bir sır bile açığa çıkmadı. Bunu nasıl başarıyorlar şaşıyorum doğrusu. Ama görünüşe göre Süheyla Hanım'la İhsan Bey arasında bir aşk varmış. Bakışlarından ben böyle bir şey hissettim. Süheyla Hanım'ın İhsan Bey'e bakışları çok farklıydı. Bu Yusuf Ağa'da kötülerin kötüsüymüş galiba. Tek bir şey ortaya çıktı bu bölümde. Süheyla Hanım'ı çocuğu oğlanmış. Demek ki kızlardan biri olamaz. Yine bana Aslan gibi gelmeye başladı ve bu hiç hoşuma gitmiyor nedense.
Demir-Asi sahneleri favori sahnelerimdi. Demir’in aşkı her hareketinden okunuyor. Asi arada sırada nefret ediyormuş gibi. Duygularının kendi de farkında değil belli Ama sanki Demir anladı aşık olduğunu. Diyaloglar yine mükemmeldi..
-A K e L d a N- / 1 Aralık 2007
funda / 17.11.2009
 
 
“Burada yeni doğan gün için; iyiliğin güzelliğin üzerine doğsun dileğinde bulunurlar” Aahh… Asi o sözleri söylerken her ikisi de harika bakıyordu. Ayrıca ne iş anlamış değilim orada aşıklar gibi bakıştılar. Asi bile gözlerini çekmedi yani, zamanı durduramayız sözünden sonra öyle süreceğini sanmazdım. Demir Asi’nin bu sözlerini tekrar ederken de çok tatlıydı.
Cenazede Leyla nasıl çatladı, aslında Demir’in ona ilgi göstermemesine sevindim ama o kadar uzak durması da garipti bence. Bunlar beraber büyümemiş mi, niye bu kadar mesafeliydi sanki korkuyor Asi görür yanlış anlar diye.
Demir-Asi cenaze esnasında “İyi misin?” “Asıl sen iyi misin?” diyalogları çok güzeldi. Eh tabi Leyla kendisi atladı ortaya ama bozulması beni pek bir keyiflendirdi. Ama o cadı burada oyalanıp kendini özletme derken Asi'ye, aranızda bir şey varsa gönül eğlencesinden ileri değildir mesajı vermek istedi.
Asi Defne’yle Leyla hakkında konuştuğunda tamam dedim, GÜLBEYAZ Demir için kıskançlık senaryosu yazadursun, biz Asi’nin kıskançlık belirtilerini resmen izleyelim. Neyse; bu konuda Defne’nin pek de tepki vermemesini sevmedim. Keşke neden merak ettin, Demir’in özelinden sana ne şeklinde ağzını arasaydı.
Asi-Demir-kahya-ceket-kahve-Süheyla’nın şaşkınlığı sahnesine bayıldım. Ayrıca Demir ona kahve getirdiğinde bakışı çok tatlıydı her ikisinin de. Hem kahyanın hem Demir’in Asi ile ilgilenmesi, gülüşmeleri Süheyla'yı fazlasıyla sinir etmiştir.
Süheyla Asi’nin neşeli Günaydın’ına bile soğuktu haliyle. Ama o kinin altında hayranlık da gördüm ben nedense.
Bir de Süheyla Asi’yi başında yazmayla görüp de Demir’in annesini anımsadığında, şükür dedim, onu bu haliyle merhumeye benzeten oldu. Çünkü Demir’in böyle bir şey düşünmesini bekliyordum.
Demir’in annesinin intihar sahnesini artık izlemek istemiyorum! Kızıyorum kadına zaten, ikide bir izlememizin ne manası var.
Süheyla Demirimle bebeği hakkında konuşurken çalan müziğe bayılıyorum. Aslında tanıdık geliyor belki de artık alıştığımdandır. Gözlerim doluyor her seferinde.
Süheyla'nın bir şeyini sevdiysem o da Cevriye ile diyalogu ve ineği narin narin sağmasıydı. Ama ben bu kadından korktum. O nasıl bir bağrıştı öyle “Demiiiirr” diye kendini yırtarcasına. Bağırdığında resmen tırstım.
Demirim Asicim ahh; çok güzel bir sahneydi. Süheyla nerden çıktın! Demir Asi’nin elini okşadı azcık… çok hoştu.
aasiii / 1 Aralık 2007
xxdxx / 20.04.2009
 
 
Süheyla Hanım'ın bebeği konusunda hepten kafam karıştı benim. Ebe Süheyla Hanım'a bebeğin erkekti dedi. Bir de ölü doğan diğer bebekten bahsetti. Bebeği Yusuf Ağa aldırttı dedi. İyi de o zaman o ölü doğan bebek kimindi? Süheyla Hanım'ın bebeği Aslan mı? Bekleyip göreceğiz artık. Cemal Ağa'nın Asi'yi korumak adına Demir'in karşısına dikilmesi güzeldi de, işe yaramadı. Son bölümde Asi ve Demir'in bakışmaları çok hoştu da Süheyla Hanım Kozcuoğlu ile düşmanlıklarını açıklayarak bozdu her şeyi. Artık Asi Demir'e karşı daha temkinli olacaktır. Çünkü artık Demir'in ve ailesinin kendilerine düşman olduklarını biliyor.
GULPEMBE72 / 1 Aralık 2007
 
Harika bir bölümdü her sahnesiyle muhteşemdi. Sadece Demir-Asi değil tüm sahneler. Süheyla’nın sahnelerini çok beğendim. İhsan’ın sahnelerini, sonra karşılaşmalarını. Asi-Demir sahneleri zaten muhteşemdi. O ne bakışlar… bitiriyor beni. Murat Yıldırım gerçekten harika bir oyuncu. Mimikleri, yüz ifadeleri bakışları duruşu çok iyi. Kızgın olduğunda falan harika. Son sahnede teyzesine nasıl baktı. Orda zaten o sahne tartışılmaz iyiydi. Süheyla’yı oynayan bayan oyuncu da çok iyi. Süheyla nasıl beddua etti öyle, nasıl içtendi… Bir an korktum gerçek olur mu diye. Sonra kendime geldim. Tabi oğlu olduğunu öğrendi sonunda. Aslan ile karşılamalarında bakışlar iyiydi çekti kan hemen...
Tuba’yı da pas geçmemek lazım. O da harika. Birden Asiliğini göstermesi, Demir ile olan diyaloglarındaki, ifadeleri çok iyi. Çetin Tekindor yine muhteşemdi, diyecek söz yok. Aslında tüm oyuncular harika, hepsi çok iyi zaten. Bu yüzden dizi çok daha kaliteli oluyor, konuşa da değişik ama oyuncuları da çok iyi.
Bir de bu bölümdü ilk kez gülme sahneleri bu kadar net oldu. Demir ve Asi arasında çok şekerlerdi. Bir de Demir Kerim ile otururken Asi’nin gelip Demir’i bozması ve Kerimin orda gülmesi, Demir’in bozulup sakın bir şey deme deyişi harikayı.
Güneş-07 / 1 Aralık 2007
CAPTAN(O) / 14.05.2009
 
 
Asi'nin atı Demir'in çiftliğinde kalıyor. Sonra at çiftlikten kaçıyor. Asi ve Demir atı aramaya çıkıyorlar. Ararken bizi bir iyi bir kötü sürpriz bekliyor. İyi sürpriz ne bilmiyorum ama kötü sürpriz Asi'nin atı ölüyor.
Neslihan17 / 1 Aralık 2007
 
Daha önceden Demir’in İhsan’dan bir senede karşılık atını isteyeceğini duymuştuk. Bu at o atsa eğer bu hiç iyi olmayacak. Atın ölümü kötü haberse Demir’den gelecek yeni bir at da sürpriz olabilir. Asi kabul etmez benden söylemesi.
GULBEYAZ76 / 1 Aralık 2007
 
Forumda ki büyük çoğunluğun tahmini gibi Süheyla Hanım'ın bebeği Aslan'sa eğer, bence ölen çocuk da çiftlik kahyası Ökkeş ve Karısının çocuğudur diye düşünüyorum... Büyük bir ihtimalle Ökkeş'in karısı da Aslan'ın, Süheyla'nın çocuğu olduğunu bilmiyor olabilir.
shemra / 1 Aralık 2007
 
İhsan’la bu konu hakkında konuşmalarından anlaşılıyor Ökkeş’in her şeyi bildiği. Aslında, Aslan Melek’ten küçük olamaz. Aslan’ın kardeşi bile Melek’ten daha büyük görünüyor. Belki Kozcuoğlularının yurtdışında okuyan bir oğulları vardır da, odur bu çocuk.
Adamın her şeyi deftere yazması bir yana her şeyini deftere yazdığını o yörenin ebesinin bile bilmesi de çok ilginç. En fazla çocukları eşi falan bilebilir onun böyle bir defter tuttuğunu, ebe nasıl bilebiliyor ki?
gzd_gzd / 1 Aralık 2007
 
Aslında yaş meselesini pek önemsemiyorum ben ama aklım şuna takılıyor; Neden biz ilk bölümlerden beri bu bebeğin Aslan olduğunu biliyorduk?
aasiii / 1 Aralık 2007
 
Bir de o var değil mi… geçmişin kilit anahtarı olan bir bebek nasıl bu kadar kolay çıkar ortaya. o bebek ortaya çıktığında, Demir’in annesinin asıl ölüm nedeni, Süheyla’nın yaşadıkları, neden bebeğini aldıkları, her şey çıkar ortaya. O yüzden ben de anlamıyorum ilk günden nasıl öğrendiğimizi. Hem kadın bir geldi çocuğunu doğurduğu şehre, gelir gelmez de ebeyi buldu. Çok basit olmadı mı? Yıllar sonra gelmiş oraya, nasıl olur da eliyle koymuş gibi bulabilir ebeyi. Yok… bir şeyler var ama ne? Ya ebe yalan söylüyor ya Süheyla’nın gerçekten oğlu var ama Aslan değil. Ya da Aslan ama büyük mantıksızlık yapmışlar bilemiyorum. Kafam çok karışık. Bir şeyleri toparlamak isterken daha çok dağıtıyorum. Beynim yoruldu resmen.
GÜL GÜZELİ / 1 Aralık 2007
KV_FAN / 14.05.2009
 
 
Yok yok yok! Çözemiyorum bu diziyi... Senaristler büyük bir iş beceriyor tebrik ediyorum. Bu bölümde biraz tüyolar verdiler ama çözmeye yetmedi. Bu arada yönetmeni ayrı bir tebrik ediyorum. o Süheyla denen hanımı nasıl da bulmuşlar, rolüne cuk diye oturmuş hani.
sayosh / 1 Aralık 2007
 
Demir: Bazen... görünenin ardındakine de bakman lazım..
Burada ne demek istedi?
Şimdi biz düşman olarak görünüyoruz ama daha derinlerde ben sana aşığım bunu görmen gerekir.
GULBEYAZ76 / 1 Aralık 2007
 
Demek ki geçmişin kilit anahtarı bir bebek değil. Geçmişte neler yaşanmış çok az bildiğine göre. Daha doğrusu hatırlayan çok az kişi varken sadece bebeğin bir anahtar olabileceğini düşünmemek lazım demek ki. Süheyla’nın Demir’e “Bilmiyorsun” derken yalnızca ölü doğan veya kaçırılan bebeğinden bahsedilmiyor. Süheyla’nın geçmişinde ve Kozcuoğlularının geçmişinde çok daha farklı hesaplaşmalar varmış ve olacak da. Bunun şahitleri; defter, İhsan Bey, Ökkeş, Süheyla ve Cemal Ağa. Süheyla’nın bazı şeyleri bilmediğini düşünüyorum. Ama o defter her şeyi yüz üstüne çıkartacak. Süheyla bile bilmediklerini buradan öğrenecek. Belki de yaşadıklarının bir başka kişinin vebali olduğunu öğrenecek. Bu kadar kolay bulmaca çözmek olmamalı. Bu dizi bazı üstü örtülmüş gerçekler üzerin kurgulanmış bir dizi. Sadece bir bebek değil.
narima / 1 Aralık 2007
 
Süheyla ilk defa çiftlik evinde Demir’e bebeğinden bahsetti. Çok yavan geldi o sahne bana. Demir şaşırmadı, merak etmedi, kurcalamadı. Telefon geldi tamam ama o sahnenin bana göre devamı gelmeliydi. Demir’in derdi sadece annesinden dolayı intikam almak mı? Teyzesinin acısını, üzüntüsünü neden sahiplenmedi? Yardımcı olmak istemedi? Son sahneden sonra Demir ve teyzenin diyalogları nasıl devam edecek?
Mahmut’un miras açıklandı bir tek Demir’e kalanları duyduk. Hepsi mi Demir’e kaldı yoksa ona kalanı mı dinledik? Herkes Süheyla’ya kaldığını sanıyor… ona ne kaldı? Yoksa Mahmut ailenin erkeği olarak Demir yönetir diye sadece ona mı bıraktı?
GULBEYAZ76 / 1 Aralık 2007
funda / 23.05.2010
 
 
Dünkü bölüm Asi ve Demir’in son sahnedeki romantik bakışmaları Süheyla’yla İhsan Bey’in bakışmalar (ki onlar beni bitirdi gerçekten çok feci bakıyorlardı birbirlerine anlaşılan büyük bir aşktı onların ki) ve tabi Süheyla’nın ebeden gerçekleri öğrendiği sahne çok iyiydi.
Genel olarak bu bölüm pek enteresan şeyler olmadı gibi. Köprü açılışını da o kadar merak ettik ama Neriman Hanım’ın dediği gibi, panayıra benziyordu. Zaten köprüyü de değiştirmemişler ki köprü yine aynı köprü.
Fakat hala Süheyla İhsan bakışmasının etkisindeyim diyebilirim. Fark ettiyseniz Süheyla Asi’ye bile nefretle bakıyor ama İhsan Beye bakışları hiç de öyle değildi. Resmen bakışlarıyla kucakladılar birbirlerini.
Bölümün başında Demir’in Asiye dediği "güneş güzelliğinin üzerine doğsun lafı" bence tek kelimeyle ilanı aşktı.
Bu bölüm gerçekleşen diğer bir iyi şey de Aslan’ı pek göstermemeleri. zaten kayda değer bir sahnesi vardı, o da Süheyla Hanım’ın onu gördüğü sahneydi sanki hissetti kadın onun oğlu olduğunu.
Son sahnede Asi Demir bakışması çok şekerdi. Süheyla Hanım gelene kadar tabi. Zaten bütün bölüm boyunca atışmış olan Demir’le Asi tam yakınlaşıyordu, teyze Hanım bütün büyüyü bozdu. Demir’in kızgınlığı da gözlerden kaçacak gibi değildi hani. Resmen bakışlarıyla ateş saçıyordu teyzesine.
Ve korktuğum gibi oldu, bölüm Asi’nin Demir’e sorduğu sorular la bitti. Allah cumaya kadar hepimize sabır versin.
Gelelim Leyla’ya… o cadı başımıza bela olacak bence. Şimdiden Demir’i sahiplenmeler, Asi’yle konuşurken görünce tip tip bakmalar, lafın arasına dalıp “İstanbul’a dön, özletme kendini” demeler… Bu bölüm beni en çok sinir eden unsur oydu diyebilirim. Hatta Aslan’dan bile fazla.
Bu bölüm Aslan’ın kahve yaparken ki hali çok komikti ama paraları görmesi iyi olmadı tabi. Kesin birilerine yumurtlar.
Daha ilk görüşmelerinde Asi leylayı kafasına taktı bile ama neyse ki Leyla İstanbul’a döndü de hem biz hem Asi onu paralama zahmetinden kurtulmuş olduk.
Süheyla Hanım’ın Asi’yi ablasına benzettiği ve Demir’in onu o Asi diyerek mosmor ettiği sahne süper. Bu bölümün yine komik sahnelerin biri, Asi’nin kahyanın ceketini giydiği ve Demirler gülünce "tamam çok yakıştığının farkındayım" demesi… çok şirindi.
Asi’yle Demir’in mimarın yanına giderken ki tartışması bence iyi oldu Asi içindekileri biraz dışarıya attı ve önümüzdeki bölüm Demir’inde bu cesareti göstermesini diliyorum...
merve_polat / 1 Aralık 2007